Koruma süresi sona ermiş markaların tescilde öncelik hakkı var mıdır?
Yenilenmeme sebebiyle hükümden düşmüş markaların korunması
Sınai Mülkiyet Kanunu’ndan doğan marka koruması tescil yoluyla elde edilir. Tescilli markanın koruma süresi, başvuru tarihinden itibaren on yıldır ve bu süre, onar yıllık dönemler halinde yenilenebilir.
Marka sahibi, koruma süresinin sona ereceği tarihten en az altı ay önce talepte bulunarak markasını yenileyebilir. Eğer bu süre içinde yenileme talebinde bulunulmazsa, ek ücret ödenmesi şartıyla, koruma süresinin sona erdiği tarihten itibaren altı ay içinde de marka tescilinin yenilenmesi mümkündür. Ancak, bu süre içinde yenilenmeyen markalar geçerliliğini yitirecek ve marka sahibinin tescilden doğan hakları sona erecektir.
Koruma süresi yenilememe sebebiyle sona ermiş marka sahipleri için SMK md. 6/8’de özel bir düzenlemeye yer verilmiştir. Bu düzenlemeye göre, koruma süresinin sona ermesinden itibaren iki yıl içinde yapılan, süresi dolmuş markayla aynı veya benzer olan ve aynı ya da benzer mal veya hizmetleri kapsayan marka başvuruları, önceki marka sahibinin itirazı üzerine, bu iki yıllık süre içinde markanın kullanılmış olması şartıyla reddedilmektedir. Bu sayede koruma süresi sona eren marka sahiplerine, marka haklarını yeniden elde etme fırsatı sunulmuştur.
Peki koruma süresi sona eren bir marka sahibi, iki yıllık süre içinde markasını yeniden tescil ettirmek istediğinde, aynı veya benzer markalar tarafından yapılan itirazlar nasıl değerlendirilecektir?
Böyle bir durumda önceki marka sahibinin SMK md. 6/8 hükmünden kaynaklanan müktesep hakkı bulunmaktadır. Ancak marka sahibinin ilgili hüküm doğrultusunda müktesep hak iddiasında bulunabilmesi için öncelikle koruma süresinin sona ermesinden itibaren iki yıllık süre içinde markasını kullanmaya devam etmiş olduğunu ispat etmesi gerekmektedir.
Bununla birlikte önceki markanın tescil ve kullanımıyla ilgili olarak mükerrer marka sahipleri arasında bir uyuşmazlık çıkartılmamış olması ve önceki markasının asli unsuru muhafaza edilerek marka sahibi ile bağlantısı ve tüketici nezdinde bıraktığı izlenimin korunması öte yandan da diğer işletme adına tescilli mükerrer markaya yakınlaştırma, benzeştirme vb. şekillerde karıştırılma tehlikesine yol açılmaması ve bu yolla haksız yararlanma sonucunu doğurmaması gerekmektedir.
Bir markanın yenilenmeme sebebiyle koruma süresinin dolmasından sonra marka sahibince markasının aynısı veya benzerinin 2 yıl içinde aynı veya benzer mal ve hizmetler için başkası tarafından yapılan marka başvurusuna itiraz edebileceği düzenlenmiş ise de,marka sahibinin söz konusu itirazda bulunabilmesi için, 10 yıllık kullanım süresi dolmuş ve yenilenmemiş markayı halen ve fiilen ciddi surette kullanmaya devam ettiğini ispat etmesi gerekir. Diğer bir anlatımla hükümden düşmüş olan markanın kullanımının devam ettiğinin ispatı halinde markanın kullanıldığı mal ve hizmetler yönünden marka sahibinin yeni bir marka başvurusunda bulunması onun müktesep hakkı olarak kabul edilmelidir.
YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ E. 2019/2820 K. 2020/994 T. 5.2.2020
Ancak başvuru sahibinin bu yöndeki kazanılmış hakkının varlığından bahsedilebilmesi için hakka dayanak teşkil eden önceki tarihli markasının hükümsüzlük tehdidi altında bulunmaması, önceki marka ile sonraki markanın ayırt edici ve asıl unsurlarıyla tescil kapsamlarının aynı olması, sonraki tescili istenen markanın başkası adına tescilli bir marka ya da işarete yanaşılmaması ve son olarak marka sahibinin markasını yeni bir görünümle yeniden tescil ettirmek istemesi amacına uygun olarak önceki tarihli dayanak markasını uzun süredir kullanılıyor olması gerekir.
YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ E. 2023/2940 K. 2024/5538 T. 3.7.2024